SU… BARIŞ... KÜLTÜR...
VİCDAN ve ADALET, İLİM ve İRFAN, HALK ve HAK!...
NE ALLİANOİ, NE YUSUFELİ, NE MUNZUR NE DE HASANKEYF!
NE FIRTINA, NE FINDIKLI, NE AKSU NE DE ÇAĞLAYAN!
GEÇMİŞİMİZİ GELECEĞE TAŞIMAYA KARARLIYIZ!...
Sancılı günler yaşıyoruz bugünlerde. Derdimiz büyük; çünkü onurumuzu ayaklar
altına almaya çalışanlar var.
Bizi kapıya kul yapmaktan öte, boynumuzdaki zinciri dilimize, yüreğimize
yerleştirmeye çalışanlar var. Büyük bir kandırmacının ortasına düşmeden yalanı
bozmak, gerçeği tüm nefesimizle haykırmak zorundayız.. 6 Haziran 2009 günü korkunun gölgesinden sıyrılıp, yüzyıl sonrasını yazmaya Ankara'ya gidelim.
Sancılı günler yaşıyoruz bugünlerde. Derdimiz büyük; çünkü onurumuzu ayaklar
altına almaya çalışanlar var.
Bizi kapıya kul yapmaktan öte, boynumuzdaki zinciri dilimize, yüreğimize
yerleştirmeye çalışanlar var. Büyük bir kandırmacının ortasına düşmeden yalanı
bozmak, gerçeği tüm nefesimizle haykırmak zorundayız.
Su ve Toprak... Yaşamın onsuz asla olamayacağı iki can damarımızı da
ellerimizden alıyorlar.
On yıllardır, bu ülkenin tüm hükümetleri, su kaynaklarımız konusunda bu
kandırmacayı hep yeniden üretip topraklarımızın bütün akarsularına barajlar
kuruyor. İnsan ve doğadan yana olmayan bir bakış açısıyla uygulanan baraj ve
hidroelektrik santral projeleri, ekolojik, sosyal, kültürel ve ekonomik açıdan
büyük kayıplara neden oldu, oluyor ve daha binlerce defa olması planlanmaktadır.
Barajlar bu güne kadar en az 350 bin insanı yerinden ederek yoksullaştırdı. Şu
an bir o kadarı da hala bu tehditle yaşamaktadır.
Yaşamın temeli olan ve binlerce hayvan ve bitki türünü barındıran çok sayıda
akarsu ekosistemleri yok edildi. Halen özgür akan yüzlerce sularımıza da
projelerle göz dikildi.
12 bin yıl kadar öncesine dayanan bir tarihi barındıran yüzlerce miras alanları
ve bununla beraber kültürümüzün önemli bir parçası yok edildi. Bu yetmiyormuş
gibi Anadolu ve Mezopotamya’da binlercesinin daha sular altında bırakılması hedeflenmektedir.
Kalkınma adı altında gerçekleştirilen baraj projeleriyle bir yarar getirir diye
bin zarara da neden olundu. Birkaç kişi kazanırken toplum kaybetti.
Şimdi bir olmak, biz olmanın türküsünü söylemek, yok edilişe hayır demek
zamanı... Birbirimizi, benliğimizi korumak, geleceğimizi yitirmemek, zoru
başarmak için geç olmadan, hemen harekete geçmeliyiz.
Unutmayalım: Bilenin sorumluluğu vardır!
BİRBİRİMİZDEN DÜŞMEYECEĞİZ!
EKSİLTEMEYECEKLER!
Bizimle şarkılar söylemeye, renkleri çoğaltmaya, mücadeleye var mısınız?
Haydi!
O zaman 6 Haziran 2009 günü korkunun gölgesinden sıyrılıp, yüzyıl sonrasını yazmaya Ankara'ya gidelim.
Gel! Aksın yağmur.
Gel! Dağılsın karanlık.
Gel! Akça kâğıtlar üzerine umut yüklü cümleler yerleşsin.
Kırılsın mühür!
Utansın imzayı atan.
Munzur Koruma Kurulu - Hasankeyf Yasatma Girişimi - Allianoi Girişim Gurubu -
Derelerin Kardeşliği Platformu - Yusufeli Koruma ve Yaşatma Derneği
Destekleyen ve katılım sağlayacak Kurumlar
Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) - TMMOB Ankara IKK - Çiftçi
Sendikaları Konfederasyonu – Hava Iş Sendikası - Artvin ve Rize Dernekleri
Platformu - Ovama ve Onuruma Dokokunma Hareketi - Pir Sultan Abdal Kültür
Dernegi-Demokratik Haklar Federasyonu - Ege Çevre ve Kültür Platformu –
Halkevleri - Çağdaş Hukukçular Derneği - Türkiye Çevre Platformu - Mersin
Nükleer Karşıtı Platformu - Yeşiller Partisi - Donkişot Çevre Akedemisi -
Ekoloji Kolektifi - Yeşil ve Sol - GDO ya Hayır Platformu - Emekçi Kadınlar
Derneği - Ezilenlerin Sosyalist Platformu - Küresel Eylem Gurubu - Su Politik -
Doğa Derneği - Bursa Su Platformu - 78'liler Girişimi - Emekçi Hareket Partisi -
Kaldıraç Dergisi - HOMUR mizah ve karikatür Grubu
İletişim:
İstanbul: 0212 244 79 51 ve 0533 554 00 62
Ankara: 0312 435 62 21 / 0506 913 72 99
İzmir: 0 532 264 55 64
Diyarbakır: 0535 897 76 66
Rize: 0505 25 15 10
Lazuri.Com - 27.05.2009 |