Kazım Koyuncu Kültür Merkezi I. Olağan Genel Kurulu gerçekleştirildi.
Genel Kurul Geçici Yönetim Kurulu Genel Başkanı Sayın Cavit Koyuncu tarafından yapılan konuşma ile açıldı. Açılış konuşmasının ardından yapılan divan seçimini Kazım Koyuncu Kültür Merkezi gönüllülerinin kuruluş sürecinden itibaren sürdürdükleri çalışmaları ve Kültür Merkezi etkinliklerini aktaran bir kısa film gösterimi izledi. Geçici Yönetim Kurulu Sekreteri Özge Ozan çalışma raporunu sundu. Konuşmasına “Sevgili Kazım Koyuncu, dünyada en önemli değer emek vermektir diyordu. Kazım Koyuncu Kültür Merkezi’ni kısa bir süre içinde var eden de Kültür Merkezi gönüllülerinin emeği oldu. Öncelikle düşünceleriyle, yarattıkları olanaklarla ve emekleriyle Kültür Merkezi’nin oluşturulmasına katkı sunan herkese teşekkür etmek istiyoruz.” diyerek başlayan Özge Ozan’nın sunduğu çalışma raporunda Kasım ayından itibaren sürdürülen çalışmalar hakkında bilgi verilirken Kültür Merkezi’nin kuruluş amaçları, hedefleri aktarıldı.

Emekçi Kadınlar Günü’nünde bir araya gelindi
Laz kadınları 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü'nde bir araya geldi. Merkezi Kadıköy'de bulunan Laz Kültür Derneği'nde yapılan toplantıya çok sayıda Laz kadını ve erkek dinleyici katıldı. Yakın tarihte kurulan ve açılışı 2 mart cumartesi günü görkemli bir törenle yapılan Laz Kültür Derneği ilk faaliyetini 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü'nde gerçekleştirdi.

DOĞA SEVERLER DURMUYOR..
Bildiğiniz gibi yaklaşık 1 yıl önce başlayan HES karşıtı mücadelemiz her alanda devam etmektedir. Binlerce yılda ortaya çıkan ve dünyada bir başka eşi daha bulunmayan yaşam alanlarımızı,dedelerimizin ninelerimizin doğum yerleri olan bölgemizi katledecek olan Hıdro- Elektrik santrallerinin yapımını durdurmak için el ele gönül gönüle dayanışmamızın devam etmesi gerekmektedir. Uygulanması düşünülen HES projeleri ile bölgemizde bir doğa katliamı olacağı kesindir.

“TÜRKİYE'DE KÜLTÜREL HAKLARIN DESTEKLENMESİ YAYINCILIK HİBE PROGRAMI”
13. Türkiye-Almanya Filmleri Festivali 28 Şubat 2008 tarihinde Almanya'nın Nürnberg kentinde başlayacak ve 11 gün sürecek. Festival, Türkiye ve Almanya arasında gerçekleşen, uluslararası boyutta ilgi gören önemli kültürel etkinlikler arasında yer alıyor. Amacı; bu iki ülkeyi kültürel anlamda yakınlaştırarak farklı kültürlerin doğru algılanmasında uygun bir ortam ve anlayış oluşturabilmek. Uzun metraj filmlerin, kısa filmlerin ve belgesellerin gösterime sunulacağı festival aynı zamanda Fatih Akın'ın ilk kisa filmi ile ilk ödülünü kazandığı festival olma özelliğini taşıyor.

“Kürtlerle Karadenizliler yer değiştirsinler!”
1961'de askerler Kürt sorununa çözüm üretmek üzere DPT'de bir “Doğu Grubu” olusturdu. Bu grup, bir “Doğu Raporu” hazırladı. 27 Mayıs hükümeti de raporu, yeni koalisyon hükümetine devretti. Yıllar sonra, o koalisyonun Çalışma Bakanı Bülent Ecevit'in arşivinde bulunacak bu belgedeki “yapılacaklar listesi”nde göç önerisi vardi: “Bölgenin, kendilerini Kürt sananlar lehindeki nüfus strüktürünü Türk lehine çevirmek için, Karadeniz sahillerindeki fazla nüfusla, memleket dışından gelen Türkleri bu bölgeye yerleştirmek, bölgedeki kendilerini Kürt sananları bölge dışına hicrete tesvik ve bu hicreti finanse ederek, memleketin Türk çocuğu bulunan yerlerine iskan etmek...”

(Mesam: ...“Ma Bulur Abu ve Ey Mustafa” adlı eserlerle ilgili inceleme yapılması gerekmiştir. Eserlerin yöresi ve türü dikkate alınarak bu konuda bilgi ve görüsüne basvurulmak üzere Selim Bölükbaşı isimli üyenin bilirkişi olarak katılımıyla eserler 13.12.2007 tarihli Teknik Bilim Kurulu toplantısında incelenmiştir...) ( ... 'Sanatçı Etiği ve Birol Topaloğlu' başlıklı yazıda da görüleceği üzere toplam 16 adet eser gerçeğe aykırı olarak Birol Topaloğlu adına kayıtlı bulunmaktaydı. Mesam'a yapılan başvuru üzerine Birol Topaloğlu diğer 14 şarkıda gereken düzeltmeyi yapmış fakat “Ma Bulur Abu ve Ey Mustafa” adlı eserler Mesam tarafindan Teknik Bilim Kurulu toplantısında incelenmiştir. Verilen karar 1 aylık itiraz süresi bulunduğundan henüz www.mesam.org.tr adresindeki veri tabanında güncellenmemiştir. Kararın kesinleşmesinin ardından güncellenecektir. Kamuoyuna Duyurulur. ... )

Komoxtu skanda;
Hemi ti mutu te ti vanudvini gza-musis. Aksine setepe kodudvi - va moxtas ya do var-ûu beki mara kodudvi iste- mara xolo ti komoxtu… te-skanisa; ti-skanis do guri-skanis na adun te-skanisa.na re steri ya do; miti do mutu seni var iktiri do va iktiraginon ya do… Méudi na vagatkven, mu na ren guris-skanis emedeni tkume ya do komoxtu. Otobosi, tireni do uçagi üala na miüilen gzaepe gzimu, entepe üala na va miüilen svapes-ti nosi do guri-musi üala mujilu do komoxtu skanda. ...

Bizler Kaybedenleriz! / Şüu Gondineri Vorert!
Hey çocuk! Yanlış zamanda ve yanlış yerde doğdun. Senden öncekiler gibi. Kayıp kuşağın bir üyesi olmak için büyüyeceksin, yaşlanacaksın ve günün birinde geberip gideceksin! Eğer kendi kaderin izin verirse. Ağlayanın olmayacak. Senin ardından kimse anmayacak . Sen koca bir hiçsin! Koca bir hiç!

Öe bere! Leûasuzi orasuzi dirini! Süani ogindepe sûeri. Si gondineri sûeri şuri şvanare, ibadare a ora moxûasen leûa dologoxvanen! Na ibgarasen va giyonurûasen Si mutu var ore. Si beûi méudi re.

Koyuncu Ailesi Adına, Hüseyin Koyuncu, Niyazi Koyuncu:
(... Siteleri izliyor ve şunu görüyoruz... Kazım Koyuncu'yu yaşatmak için yola çıktığını belirtilen sitelerde de Kazım Koyuncu'nun duruşu, sanatçı kişiliği, verdiği mesajlardan çok, siyasi ve kısır çekişmeler hat safhada... Sizden isteğimiz Kazım Koyuncu'nun ailesinin izni olmadan onun en çok bilinen adıyla ve onunla özdeşleşen isimlerle açılan sitelerin kapatılmasıdır. “Müzisyenim, ondan sonra Karadenizli'yim, ama hepsinden önce bir devrimciyim” diyen Kazım Koyuncu'nun, toplumun bütün kesimleriyle olan diyaloğunu görmezden gelip, onu kısır çekişmelerin ve yoz tartışmaların içine çekmek, site adı altında sadece forumdan ve kısır tartışmalardan ibaret olan bu ve benzeri bütün sitelerin kapatılmasını, aksi halde yasal yollara başvurulacağını bildiririz... )

Batmayan Güneşine: Yapmak istediklerini devam ettirme fikri ve birlikte kurduğumuz hayalleri gerçekleştirme gayreti, sonsuz hasretin verdiği üretme gücüyle yaşama tutunuyor… İstediğin gibi!
Doğu Karadeniz… Yeşilin ve mavinin binbir değişik tonda birbirini kucakladığı renkli doğası, günlerce aralıksız yağan yağmurun ardından açan güneşin aynı coşkuyla sıcacık ısıttığı sürprizlerle dolu iklimi, sisli dağları ve çiçekli yaylalarıyla gayet engebeli coğrafyası, suları buz gibi akan dereleri, oksijen deposu temiz havası, özgürlüğü imleyen hırçın denizi, yüzlerce yıllık tarihi, zengin kültürel dokusu, yeme-içme alışkanlıkları, ritüelleri, gerçekle iç içe geçmiş mitleri, korunması gereken özgün mimarisi, yeniden üretimlerle yerelden evrensele ilerleyebileceğini kanıtlayan ritmik müziği, sadece gün batımının değil gün doğumunun da kaçırılamayacak kadar görkemli olduğu sahilleri, boydan boya ve dağdan denize dolaşmanın keyfine doyulmayan toprakları, adımınızı attığınız andan itibaren verdiği huzur ve mutlulukla insanı çok uzaklara götüren eşsiz bir bölge!

Yabanda kaybolmuş güzelliğin dile getirdiği halk şarkıları...
"Onun sesindeki bütün melekler; âşıklar ve bir daha asla geri dönmeyecek sevgililer için ağlayan bülbüller aslında..."
MİRCAN'ın KÜL albümü İngiltere'de yeniden yaratıldı ve KÜL/ASHES adını alarak yepyeni bir sound ve kartonet tasarımı ile evrensel bir boyut kazanarak UCM Productions etiketiyle müzik marketlerde yerini aldı. Hem de bu kez Derya Türkan, Emin İgüs ve Muammer Ketencoğlu gibi usta müzisyenlerimizin yanına Roger Mills, Helen Jenna ve Jay Johns gibi İngiliz müzisyenleri de katarak. Albümün mastering çalışmasını Roxy Müzik'e ait stüdyoları satın alan Songphonic Records yaptı.

Nazar değmesin, Maşallah ...:
( ... Toli (Nazar): Lazlar arasında nazara inananların sayısı oldukça fazladır. Nazar insanlar tarafından farkında olmadan yapılan bir kötülüktür. Canlı cansız nesnelerden birine gıpta edilirse farkında olmadan ona nazar değdirilmiş olur. Herkesin nazarı olmaz. Bazı şahıslar, yaşanmış olaylardan yola çıkarak özellikle nazarcı olarak tanınmaktadırlar. Eğer nazar hatırlanırsa "Nazar değmesin, Maşallah" denir. Buna rağmen bazı kem gözlü insanlardan korunmak için neredeyse köyden köye değişen çeşitli korunma yöntemleri vardır. ...)

Lazcanın Yazıya Geçirilmesinde Tarihsel Bir Adım!...
Bugüne kadar hazırlanmış en kapsamlı Lazca sözlük
Didi Lazuri Nenapuna, 17 yıl süren detaylı bir alan araştırması ve kaynak taraması sonucu vücuda getirilmiş, Lazcanın bütün diyalektlerini karşılaştırmalı olarak ele alan, Lazca üzerine yapılmış en uzun süreli çalışma olması itibariyle alanında tek!...

• Seri/Sıra No.: Chiviyazıları: 244/Mjora:45
• ISBN: 978-975-9187-40-8
• 25 Bin Lazca kelime
• Binlerce deyim ve atasözü
• Detaylı olarak incelenmiş fiil biçimleri
• Türkçe ve Latince karşılıklarıyla bitki ve hayvan adları
• Her kelime için çok sayıda Lazca örnek ve açıklama
• 1160 sayfa / Büyük boy / Sert kapak
• Adres: Mühürdarbağı sk. 8/1 Kadıköy İst.
• Tel.: 0 216 414 91 13/fax: 0 216 414 97 93/e-mail: bilgi@chiviyazilari.com

LAZCA YAYIN TALEBİ
Anadiline sahip çıkan herkes yasalardan doğan bu hakkını kullanmak üzere ilgili devlet kurumu olan TRT’ye, asağıda linki verilen sayfadan başvuru dilekçesini; isim, soy isim, adres ve imzalarını da ekleyerek fakslamalıdır. Eğer yeterli yoğunlukta başvuru olursa Lazca yayın yapılabilecektir. Bu gözardı edilmemeli ve ölüm kalım savaşı veren anadilimize sahip çıkılmalıdır.

Dilekçeyi göndereceğiniz TRT fax numarası :0312 491 28 17