FORUM KONUK DEFTERI MOVIE FLASH KLIPLER Lazca Dil Kursu Didinana / 6.Blm. Nuri Dede / Yazı Dizisi: Selma Koçiva ( Lazuri.Com )

Nuri Dede

Doğanyavasi Xaliüana'nın karşı yakasıydı. Xaliüana bir vahşi vadi gibi uzanıyordu isinalara(yüksek dağlara) doğru. Didinana'nın evinden karşı tarafa bakıldığında Nuri Ôaôu'(Nuri dede) nun evi görünüyordu. Nuri ôaôu birinci dünya savaşına 14 yaşında katılmış bir gaziydi. Bir gazi madalyasıda vardı. Çocukluğumuzda savaş anılarını anlatırdı. Cepheye silah taşırmış o genç haliyle. Kafkasya cephesinde askermiş. Bir gözü iyi görmez, insanları iyi görebilmek için ellerini dürbün yapar bakardı.

Çocukluğumda ona oşüuri ôaôu derdim. Elmalı dede yani. Yaz kış hep elma verirdi bize. Onun için adı elmalı dede kalmıştı.

Bu gün Doğanyavasiye gidipbir kez daha görecektim Nuri ôaôu'yu. Meşe ruba'yı geçtim. Periler beni kovalıyor gibi hızlı adımlar ile.. Eskiden derelerde peri olduğuna inanılırdı. Bu inançların etkisi bende sürüyormuydu? Bilmiyordum. Doğanyavasi'nin çok meyilli dik bir yolu vardı. Nefes nefese vardım Nuri ôaôu'nun kartal yuvası gibi evine...

Kapıda oturup dinleniyordu. Beni görünce ellerini dürbün yapıp baktı. ’Bese si ori?’  ‘Bese, sen misin?’ Başımı salladım. Hızla gidip ellerinden öptüm. Kucaklayarak yanına aldı. ’Bese, bereşüimi munde moxûi?’  ‘Bese, çocuğum ne zaman geldin?’

Anlattım gezi amaçlarımı.. Köye veda etmeğe geldiğimi. Sonra öğrenci olaylarındaki mevzuyu açtı. Bana sevecen bakışlarla bakıyordu. ’Mo ulur, Lazona başüani dogéopxatu’.  ‘ Gitme, Lazona'ya başkan yapalım seni’ diye takıldı. ’Benim yönetim şeklimi beğenecekmisiniz ‘ dedim Lazca... Güldü. ’Si ôaliüari dibadaûu var iyu.’  ’Sen erkek doğmalıymışsın, olmadı’  dedi.  Nuri ôaôu beni niye abartıyordu. Bana  ‘eşüiyaluği doyi’  ‘eşkiyalık da yaptın’ dedi. Eşkiya terimini pozıtif anlamda kullanıyordu. Benim devrimciliğimi onaylıyor muydu Nuri ôaôu. Bir süre sonra ‘ ôaôupeşa dobâdi , ôaôupe şüimi eşüiya orûes’dedim.  ‘Dedelerimize çektim, dedelerimiz eşkiyaydı.’ dedim.

Nuri ôaôu ile muhabbeti severdim. O bir tarih belleği idi. Halkın kollektif hafızasıydı. Bize aktardıkları kitaplara sığmazdı. Bu öyküde onun gerçek kişiliğini yansıtabilir miydim?. Biraz zor...  Onu yaşamak gerekiyordu. Yaşlı bir gürgen kadar köklüydü.

Gelini ayran ikram etti. Çocuklar avluda güzel güzel oynuyorlardı. Nuri ôaôu kendisini ziyaret etmeme çok sevindi. ’Si Stanboluri var iyi. ‘  ‘Sen İstanbullu olmadın’  tesbitini yaptı. Bu beni mutlu eder. Hala insanlarımızla kaynaşabiliyordum. Yüreğime su serpilir.

Bir ara yukardan Ferase'nin sesi geldi. Nuri ôaôu'nun özürlü torunudur Ferase. Bakımı tedavisi yapılmaz. Köyün en zorda olan çocuğuydu. Ferase'nin sesi dikkatimi dağıttı.

Nuri ôaôu eskilerden anlatırken ben düşüncelerimde geziniyordum. Büyüklerimiz yazılı kaynaklar bıraksalar neler bilecektik daha.. Yazılı bir kaynak yoktu. Tek hazinemiz halkın diri duran belleğiydi. Bu bellek Nuri ôaôu da ete kemiğe bürünüyordu. Oşüuri ôaôu yalnızca çocukların çok sevdiği bir kişilik değildi, köyün ileri gelen simalarından biriydi.

Akşam üstüne kadar kaldım. Nuri ôaôu Almanya'ya gitmeme sıcak bakmadı. ’Lazona'da kal’ derken, bana sunacağı bir yüksek okul olmadığını düşünmedi. O bilgeliğin okuyarak kazanılamayacağına inanıyordu. ’Lazona'da kal çocuğum’. Bu sözleri unutmayacağım Nuri ôaôu. Belki bir gün geri döneceğim ama eli boş dönmeyeceğim. Birikimimle geleceğim.

Doğanyavasi'den inerken yüreğimde acı hissettim. Gitmek zor gelecekti. Ya Nuri ôaôu'yu dinlemeli miydim? Yaşam mektebine mi yazılmalıydım Lazona'da?.

Döndüğümde Didinana yorgundu. İnekleri sağmış, sütü küpe boşaltırken buldum onu.. Bir süre sohbet ettik. ’Nuri ôaôu muöo on?’  ‘Nuri ôaôu nasıl?’ diye sordu. Anlattım..

Avluda oturup düşlere daldım. Bir gün döndüğümde bir ahşap evim olmalıydı buralarda. Her yaz köye gitmeliyim. Gelecekte olacak, olabilecekler üzerine hayaller kurdum. Yıllar sonra döndüğümde, küçük bir sebze bahçem bir çok meyve ağacım olmalıydı. Kedim, köpeğim, atmacam mutlaka olmalıydı. Her yazımı Dutxe'de geçirmeliydim. Yine gençliğimdeki gibi Didinana'yı burada bulmalıyım. Her güneş doğduğunda evimi dostlarıma açmalıyım. Her yağmur yağdığında geçmişin yasını tutmalıyım. Mutlaka bir gün Dutxe'ye geri döneceğim gün olacaktı. Bunu biliyordum.

Didinana sesizce beni izliyordu. İçimdeki fırtınadan habersizdi. Bir bilseydi yaşadığım azabı, kesinlikle yanından ayırmazdı. Bilmiyordu, bu gezide neler hissettiğimi Didinana....

 

Mayıs 2000, Almanya

Selma Koçiva
E-Mail: kocivasel@lazuri.com


DİDİNANA LAZURİ

1. Çoyişa eşkolva
2. Meci(Noderi)
3. Merkez çoyi
4. Muxudoni avla
5. Ocaşi gzalepe
6. Nuri ôaôu
7. Faiüi çilişi bgara
8. Nezire xalaşi avla
9. Pasaporti eçopuşa...
10. Memeûi
11. Cenaze Oxori
12. Dayişi Atolye
13. Öepitasi çili
14. Pekmezi Tava
15. Sadiüi Dayişi Oxori
16. Cabiri Dayişi Oxori
17. Hafize Xala
18. Bayrami
19. Oüoxunaşe
20. Didinana Mebaşkum

DİDİNANA TÜRKÇE

1. Köye yolculuk
2. İmece
3. Merkez köy
4. Muxudoni avlusu
5. Oca yolunda
6. Nuri dede
7. Faik'in eşi'nin ağıt ...
8. Nezire hala...
9. Pasaport almaya ....
10. Mehmet
11. Cenaze Evi
12. Dayımın Atölyesi
13. Çepitasinin Karısı
14. Pekmez Tavası
15. Sadık Dayının Evi
16. Cabir Dayının Evi
17. Hafize Hala
18. Bayram Şenliği
19. Kızlar Toplantısı
20. Didinana'dan Ayrılıyorum

   

 
Copyright © 2002-2024 Lazuri.Com | Telif Hakları saklıdır.